Foto Galeri
Gelen Mesajla Yuvasının Dağıldığını Gören Kadın
Başımdan geçen bu korkuç olayın hiç kimsenin başına gelmemesi ve tanıdıklarımızın, sevdiklerimizin ibret alarak bundan ders çıkarması için yazıyorum bunları. Sosyal medyanın yuvaları nasıl bir an da paramparça ettiğini kendi ailemin dağılmasıyla görmüş oldum.
Ben yandım siz yanmayın.
Otuz yaşındayım, İstanbul'da yaşıyorum. Yedi yıl önce evlendim. Eşim benden iki yaş büyük ve iki kız çocuğumuz var.
Bunları yazarken fark ettim ki ben daha geçen seneye kadar bile kendimi dünyanın en mutlu, en huzurlu, en bahtiyar kadınları arasında sayardım.
Hayatım, kızlarım ve kocamla hep bu güzellikte devam edecek diye düşünüyordum. Her sabah mutlu mesut uyanacağımızı, kahvaltı sofrasına gülerek oturacağımızı sanıyordum.
Ne olursa olsun, ne yaşanırsa yaşansın ailemizi hep beraber koruyacağımızı içimden hissediyor bundan güç alıyordum.
Fakat yanılmışım. Düşündüğüm, hayalini kurduğum bütün şeylerin göründükleri gibi olmadıklarını gördüm.
Güneşli, güzel bir günde facebook hesabıma gelen mesajla her şey gün yüzüne çıkmış, bilmediklerim önüme saçılmıştı.
O gün dünya başıma yıkıldı, evim ocağım ateşler içinde kaldı sandım. Ne yapacağımı bilemez bir halde sekiz ay gibi bir süre geçirdim.
Bu süre içinde eşim bende meydana gelen değişimlerin sebebini sorsa da ona bir şey anlatmadan bir şeyleri hep bahane ettim. Ne kadar ilgili gibi görünsede ona olan öfkem hiç dinmedi.
İçimdeki bu öfkeye rağmen onu yine de çok seviyor, onu kaybetmek istemiyor, ondan başka sığınağım olmadığını biliyordum.
Hesabıma gelen o mesaj her aklıma düştüğünde gözlerimin önüne kocamın iş hayatındaki saygınlığı, yakışıklılığı, beş vakit namazında oluşu gelir bana nasıl bunu yapabildi diye kendime sorardım.
Oysa ben ona sadık olmaktan, ona bütün yüreğimi vermekten başka bir şey yapmamıştım.
Aklımdan çıkmayan mesajda yazılanları aynen yazmak istiyorum.
DEVAMINI OKUMAK İÇİN GÖRSELE T|KLAYARAK İLERLEYİNİZ
